zulüm

soguk be kardeşim,zaten berbat bir gündü,ne işlerim istediğim gibi gitti,ne de günü tek bir olumlu olayla kapattım.dün ne kadar güzelse bugünde o kadar sıkıcıydı.gerçi dün akşam sanki belli gibiydi.dün sabah grihoroz aradı 'onur geldi hadi gel sahilde kahvaltı yapıyoruz' dedi,akabinde sahile uzandım,oturduk falan,sonrasında onurun winning eleven ı iyi oynadığını iddia etmesiyle eve gidip playstation ın başına oturmamız bir oldu,4. şiddetinde bir deprem yaşadık ama yılmadık oynamaya devam ettik,nihayetinde onurun eline kolu biçok kez verdik grihorozla birlikte.akşamda güzel bir yemek yedikten sonra ufak çaplı bi kağıt çevirdi elemanlar,ben pasif bir seyirci olarak oyuna doymayıp grihorozun telefonundaki oyunları keşfedip rekor üstüne rekora koştum.eve geldiğimde sadece bizim ve alt komşunun elektriğinin olmadığını farkettim,sabaha kadar yapacak bişii olmadığından kendimi kitaba-gazeteyeverdim.hakkaten elektrik olsa yine manyak manyak takılcaktım bilgisayar başında,bazen elektriğin olmaması daha ii sanki.